ŞİRKET ARACINI İŞVERENİN BİLGİZİ VE İZNİ OLMADAN BİR BAŞKASINA VERMEYİN. ŞİRKET ARACINI, İŞVERENDEN GİZLİ BAŞKASINA VERME EYLEMİ, İŞVEREN AÇISINDAN HAKLI SEBEPLE FESİH NEDENİDİR.
Kurumsal şirketlerde ve özellikle perakende sektöründe çalışan işçilere, yapılan işin gereği olarak, sürekli mal ve ürün dağıtımı yapmaları gerektiği için bir araç zimmet edilmektedir. Elbette işveren, işyeri açısından sermaye sayılan ve ekonomik değer ifade eden bir aracı, istihdam ettiği çalışanına kendisine sadık kalacağı ve başta konulan kullanım prosedürüne uygun hareket edeceği inancıyla teslim etmektedir.
PEKİ İŞ YERİ TARAFINDAN KENDİSİNE ZİMMET OLARAK VERİLEN ARACI, İŞVERENİN İZNİ VE BİLGİSİ OLMADAN BAŞKASINA KULLANDIRAN İŞÇİNİN DURUMU NE OLUR?
Genel olarak yapılan işin mahiyetine ve sektörel farklılıklara göre değişiklikler olmakla beraber, bu araçların nasıl kullanılacağına ilişkin kurallar işveren tarafından önceden belirlenmekte ve araç işçiye teslim edilmeden önce işçiden buna ilişkin bir takım yazılı taahhütler alınmaktadır. Şirket tarafından, yapılan işin niteliğine göre kullanılmak üzere işçiye zimmetlenen aracın, işçi tarafından amacı dışında kullanılması ve başkasına kullandırılması işçinin işverene olan sadakat borcunun ihlali olarak kabul edilmektedir.
Nitekim Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2016/9911 E. 2017/6875 K. sayılı ilamında”..Mahkeme kabul gerekçesinde, davacının kendi zimmetinde olan aracı, şirket çalışanı olamayan arkadaşına verdiği ve sonrasında kaza meydana geldiği, araç prosedüründe zorunlu hallerde aracın zimmetli olduğu kişi aracın içinde olma şartı ile aracı çalışanın eşinin de kullanabileceği belirtilmişse de, eş dışında başka bir kişi olabileceği şeklinde bunun genişletilemeyeceği , savunmasında belirttiği şekilde o gün alkol aldığı ancak işverene daha önce bildirmediği vertigo rahatsızlığını ileri sürerek aracı arkadaşına kullandırttığı, davacının davranışının sadakat borcuna aykırı olduğu , davacının kendi zimmetine özgülenen aracı bir başka şahsa vermesi ve akabinde maddi hasarlı kazanın meydana gelmesi olayında, işverenin iş sözleşmesinin feshinin haklı sebebe dayandığı..” şeklinde karar vermiştir.
Tekrar ifade etmek gerekirse, işçi buradaki eylemi ile işverene olan sadakat borcunu ihlal etmektedir. İşvereninin iş sözleşmesinin haklı sebeple feshi de, işçinin işverenine olan sadakat borcunun ihlalinin bir yaptırımı olarak ortaya çıkmaktadır.