İcra çoğu kişinin bildiği üzere, borçlu olan birisinin veya kurumun borcunu alabilmek için başlattığı bir süreç olsa da, hukuken bu işleme icra takibi denir. Aslında kişi zaman içerisinde birçok sıkıntılı durumla karşılaşabilir. Bu sıkıntılar ona borcunu ödemesinde imkân tanımayabilir. Fakat her ne olursa olsun kişinin aklında bulunması gereken nokta, borcuna öncelik tanıması olmalıdır. Özellikle bu borç icra takibi süreci başlatacak bir kişi veya kuruma ise buna bilhassa titizlik gösterilmelidir. Bunun amacı da hem borçlu olan hem de alacaklı olan kişilerin hiç bir şekilde mağdur olmamasıdır.
İcra Takibi Hangi Durumlarda Başlatılır?
Halk arasında kısaltılmış hali ile icra olarak bilinen, icra takibi işleminin başlatılacağı durumlar vardır. Bu da nedeni her ne olursa olsun birisine borçlu olduğu halde bu borç yerine ödenmezse, alacaklı olan kişi bu borcun tahsil edilerek kendisine devlet yoluyla verilmesini isteyebilir. Devlet yoluyla yani icra müdürlüğüne başvuru yapılarak borcun tahsil edilme işlemini talep etmeye ve başlatmaya da icra takibi denir. Yani kısaca icra takibi, borç veren kişinin bu borcu ödememesi durumunda kendisine devleti yardımcı seçerek, borçlu kişiden hakkını isteme şeklidir. Tabi ki bu durumda başvurulacak ilk işlemin icra takibi işlemi olmaması daha doğru olur. Zira kişilerin kendi arasında bunu halletmesi öncelikli beklenendir.
İcra Takibi Kaç Kısımdır?
Üzerinden çok fazla zaman geçtiği halde hala alacağını borçlu kişiden alamayanlar artık çıkmaza girdiğinde icra takibi yöntemine başvurarak, devletin gücünü de yanına çekip alacağını borçlu kişiden daha rahat bir şekilde temin edebilir. Fakat durum her zaman bu şekilde sonuçlanmayabilir. Zira bazen alacaklı ve borçlu aralarında anlaşıp, borcun verilmesi için belli bir zaman ayarlanırsa, o vakte kadar beklenmesi daha doğru tercih olur. Fakat vakit geçtiği halde borç ödenmeyip, üstüne bir de borçlu kişiden nedamet eseri zuhur etmiyorsa bu esnada alacaklı kişi icra takibi işlemleri açmaya hak kazanmış olur ve iki kısma ayrılan icra takibi yollarından birisini seçer.
İlamlı İcra Takibi Nedir?
İcra takibi işlemlerinin birinci kısmı, ilamlı icra takibidir. 1932 yılındaki Anayasa maddeleri içerisinde olan ve halen daha sağlamlığını koruyan ve işlemeye devam eden ilamlı icranın kısa tarifi, mahkeme kararı ve belgesi ile alınan icra takibi kararıdır. Alacaklının elinde mahkeme kararı sonucunda veya mahkeme kararı gibi bir belgenin bulunması ile başvurulan karardır. İki kelimeyi tek tek incelemek belki de daha iyi anlaşılmasını sağlar. Aslında ilam, mahkeme kararının verilmesidir ve ilamlı icra ise bu verilen mahkeme kararının uygulanmaya geçmesidir. Bu icra takibi kuvvetli bir sistem olduğundan borçluya hiç bir soru sorulmadan evine tebligat gönderilir.
İlamlı İcra Takibi Süreci Nasıl Başlatılır?
İlamlı icra takibi kararı alındıktan sonra alacaklı kişi bu belgeleri icra müdürlüğüne götürür ve başvuru yapar. İcra müdürlüğü ise borçluya açılan bu icra işlemini bildirmek ve aynı zamanda borcunu hemen vermesi gerektiğini hatırlatmak amacıyla bir tebligat gönderir. Borçlu olan kişi bu tebligatı bekliyorsa zaten önceden bir karar vermiş ve program yapmıştır. Fakat herhangi bir tahmini veya haberi olmadan birden karşısında bu belgeyi görürse de başvuracağı iki yöntem önünde hazırdır. Birinci yöntem, borcunu ödeme imkânı varsa hemen ödeyerek bu sıkıntıyı başından def etmesi ve konuyu kapatmasıdır. İkinci yöntem ise, mahkeme kararına itiraz süreci başlatmaktır.
İtiraz Süreci Başlatılması Beklenmeli Midir?
İlamlı icra takibi yoluna başvuran alacaklı, borçluyu nizama getirip, bir an önce borcunu ödesin diye bu yönteme başvurmuş ve bunun sonucunda mutlaka ödeme yapılacağından eminse bu durumda tercih kendisine kalmıştır. Dilerse borcun ödenmesini veya icra talebine itiraz edilmesini bekleyebilir. Fakat eğer borçlu tarafından beklemediği şekilde haksızlığa uğrayan bir alacaklı bu icra takibini başlattıysa, borçlunun vereceği tepkiyi ve kullanacağı yöntemi beklemeksizin icra takibine devam ederek, borcunu karşılayacak ev, araba gibi mülkiyete el koyabilir. Zaten borçlu olan kişinin itiraz hakkı sadece mahkemeye vardır. Aksi halde icra müdürlüğüne giderek itiraz etme ya da icra takibi kararını geri çektirme gibi bir hakkı yoktur.
İcra Takibinin Zaman Aşımı Ve Nakli Söz Konusu Mudur?
İlamlı icra diğer kısımdan daha kuvvetli bir anayasa maddesi olduğu için ve mahkeme kararına dayandığı için nakli söz konusu olabilir. Örneğin; ilamlı icra takibini başlatan bir alacaklı bu işlem için Bursa da başvuru yapmış ve süreci başlatmışsa, sonrasında hiç beklenmedik nedenlerden ötürü Düzce’ ye taşınsa dahi o ilamlı icra kararını Düzce’ ye aldırabilir ve orada başlatabilir. Yine aynı şekilde mahkeme kararı alındıktan sonra bunun 10 yıllık süresi olduğu için istediği zamanda icra işlemlerinin başlatılması da mümkündür.
İlamsız İcra Takibi Nedir?
İlamsız icra takibi genellikle daha fazla kullanılan icra takibidir. İlam mahkeme kararı demek olduğundan ilamsız icra takibi de mahkeme kararı olmaksızın yapılan icra takibidir. Aslında bunun ucu o kadar açıktır ki, bazen hiç alacaklı olmayan kişiler bile bunu açarak icra takibi başlatabilir. Tabi bu da borçluya hatta borçlu olmayan fakat kendisine ilamsız icra takibi açılan herkese sıkıntı olabilir. İcra müdürlüğünden bir tebligat gelir ve bu tebligat için belirli bir itiraz süresi verilir.
İlamsız İcra Takibine Nasıl İtiraz Edilir?
İlamsız icra takibi herkes tarafından açılabileceği için tebligat süresinin itiraz süresi içerisinde icra müdürlüğüne itiraz edilme şansı vardır. Hatta alacaklı olduğunu iddia eden kişiye borç ödendiği halde böyle bir süreç başlatılmışsa, mağdur edilen kişi ilamsız icra takibi açan kişiye istibdat davası da açabilecektir.