Türk Medeni Kanununun 175.maddesinin 1.fıkrasına göre boşanma sebebiyle yoksulluğa düşecek eş,diğer taraftan fazla kusurlu bulunmamak şartıyla yoksulluk nafakası isteyebilir. Yoksulluk nafakası şahsa bağlıdır. Boşanmayla birlikte veya boşanma gerçekleştikten sonra da istenebilir. Boşanma davası bittikten ve boşanma kesinleştikten en fazla 1 sene sonra yoksulluk nafakası talep hakkı kullanılmalıdır.
Yoksulluk durumu Yargıtay’ın çeşitli somut durumları karşısında Yargıtay Genel Hukukunda oluşmuş içtihatlarla belirlenmiştir. Bu durumda kişi yeme, içme, barınma,sağlık giderleri, ulaşım, eğitim, kültür gibi maddi ihtiyaçlarını karşılayamayacak düzeyde ise bireyin yoksul olduğu kabul edilmiştir. Nafaka alacaklısının dul, yetim maaşı, yaşlılık maaşı alması veya asgari ücretle çalışması nafaka talebine engel değildir.
-Ayrıca yoksulluk nafakası talep edilmesi için evliliğin 1 gün hatta 1 saat dahi sürmesi yeterlidir.
4721 sayılı Medeni Hukuk kanununa göre iştirak,yardım,tedbir ve yoksulluk nafakası olmak üzere 4 çeşit nafaka çeşidi vardır.
İştirak Nafakası:
Boşanma davası sonucunda çocuğun giderlerinin ortak olarak karşılanmasını talep eden nafaka türüdür.
Tedbir Nafakası:
Boşanma davası henüz açılmadan veya açıldıktan sonra herhangi bir eşin veya 18 yaşından küçük çocukların geçimini sağlaması amacıyla talep edilir.
Yardım Nafakası:
Yardım nafakasının evlilikle veya boşanmayla bir bağlantısı yoktur. Bireyin yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan altsoy-üstsoyuna ödemiş olduğu nafaka tipidir.
Yoksulluk Nafakası:
Bireyin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşme sebebiyle diğer eş tarafından ödenmesine hükmedilen nafaka çeşididir.
Yoksulluk nafakası davasına, 4787 sayılı kanun ile kurulan Aile Mahkemesi bakmaktadır.
Yoksulluk Nafakasının Süresi
Yoksulluk nafakasının süresiz olarak karar verilmekle beraber bazı durumlarda yoksulluk durumu ortadan kalkacağı için yoksulluk nafakası da kesilebilir.
Nafaka alacaklısının evlenmesi,nafaka alacaklısının evlenmeden fiili olarak evliymiş gibi başkasıyla karı-koca hayatı yaşaması ve haysiyetsiz hayat sürmesi, tafralardan birinin ölümü durumlarında, yoksulluk nafakası,mahkeme kararıyla kaldırılır.
Kusurlu Eşe Nafaka Verilemez
Yargıtay kararlarına dayanarak,boşanma ile sonuçlanan davalarda ağır kusurlu olan tarafa nafaka ödenmesi uygunsuz bulunmuştur. Yine Yargıtay kararlarından özetle, evlilik hali devam ederken bir başka erkekle birlikte yaşayan kadın faydasına 4721 sayılı kanunun 175.maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığı için, yoksulluk nafakasına hüküm edilmesi uygun görülmemiştir.
Yoksulluk Nafakası Nasıl Arttırılır?
Türk Medeni Kanunun ilgili maddesinde belirtildiği üzere hükmedilen yoksulluk nafakasının miktarı, tarafların değişen maddi durumlarına veya hakkaniyet esasına bağlı olarak arttırılabilir veya azalabilir.
Bu doğrultuda yoksulluk nafakası TÜİK verilerinin ÜFE oranlarına ve altın fiyatları endeksine ve çeşitli ekonomik ölçütlere göre,hakkaniyet ilkesi gözetilerek, arttırılması uygun bulunmuştur.
-Maddi Geliri Bulunan Eş Yoksulluk Nafakası Talep Edebilir mi?
Türk Medeni Kanununda “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.” Şeklinde net hüküm belirtilmiştir.
Yoksulluk nafakası talebinde bulunan eşin asgari ücret geliri elde etmesi, nafaka talebinde veya nafaka almasında engel değildir ancak nafakanın miktarı tarafların sosyal ve maddi durumlarına, yaşam şekillerine göre belirlenecektir.
Bunlarla birlikte yoksulluk nafakası talep etmek için,talep eden tarafın boşanma yüzünden yoksullukla karşılaşacağı kesin olmalıdır. Yani geçimini kendi imkanlarıyla ve gücüyle sağlama imkanı bulunmayan kişi, diğer şartları da sağlamakla birlikte yoksulluk nafakası talep edebilir.
Buna örnek olarak Yargıtay’ın somut bir olay karşısındaki şu kararı verilebilir:
Adana 4.Aile Mahkemesinin 2011/519 Esas 2012/287 Karar sayılı kararı ile tarafların boşanmalarına ve davalı lehine aylık 300 TL yoksulluk nafakasına hüküm verilmiştir.
Somut olayda, davalı kadın boşanma esnasında bir işte çalışmamaktadır. Kendisine aylık 300 TL yoksulluk nafakası bağlanmıştır. Davalının çalışmaya başladığı iş, her an için sona erdirilebilecek bir iş olup, sabit ve güvenceli bir iş değildir. Geçici işlerde çalışmak yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirmez. Boşanmadan sonra SGK’lı olarak işe başlamıştır. Günümüz ekonomik şartlarında davalı kadının aldığı maaş ile geçinmesi mümkün olmadığına göre yine hakkaniyet ilkesi gözetilerek, yoksulluk nafakası almasına hükmedilmiştir.
Yoksulluk Nafakasında Zamanaşımı
Yoksulluk nafakası hükmü verildikten sonra ilamlar 10 yıl sonunda zaman aşımına uğrar.Yani yoksulluk nafakası alma hakkın akara verildiyse 10 yıl da geçse bu karar geçerlidir ancak biriken nafaka alacakları zaman aşımına uğrar. Örneğin;12.10.2005 tarihinde verilmiş olan yoksulluk nafakası kararı 12.10.2015 yılında da geçerlidir ancak 2006 tarihinden önce biriken nafakalar için zamanaşımı geçerlidir.Yine de ilamın üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen ilam hukuki olarak geçerlidir.
Diğer Yazılarımız: